Depremin Hatırlattığı Gerçek
Marmara Depremi’nden bu yana İstanbul’un birçok ilçesinde yapıların yenilenmesi gündemde, ancak ilerleme sınırlı kaldı. Üsküdar’da 1999’dan sonra mevcut yapı stoğunun sadece beşte birinin yenilenmesi, olası bir deprem karşısında riskin sürdüğünü gösteriyor. Yıllarca elde edilen veriler, İstanbul genelinde milyonlarca binanın “riskli” kategorisinde olduğunu ve dönüşüm oranının yüzde 13–14 seviyelerinde kaldığını gösterirken, Üsküdar halkı güvenli ve dayanıklı konut ihtiyacının farkında.
Üsküdar Yenileniyor Programı
Üsküdar Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin birlikte yürüttüğü “Üsküdar Yenileniyor” programı, tehlikeli binaların yerinde dönüştürülmesine odaklanıyor. Belediyenin açıklamalarına göre amaç, boş arazilerde yeni siteler inşa etmek yerine, mevcut mahalle dokusunu bozmadan riskli binaları yenilemek. Bu yaklaşım, kentte rant odaklı projelerden ziyade dayanıklılık ve yaşam kalitesine öncelik verildiğini gösteriyor. Program çerçevesinde, ihtiyaç sahiplerine yapım masraflarının yüzde 40–65’i arasında mali destek sunuluyor; düşük gelirli veya emekli olan hak sahipleri daha yüksek oranlarda destek alabiliyor. Böylece ekonomik durumu yetersiz olan ailelerin de dönüşüme katılması mümkün hâle geliyor.
Bilgilendirme Merkezleri ve Dijital Platform
Vatandaşların sürece katılımını kolaylaştırmak amacıyla Bahçelievler ve Yavuztürk mahallelerinde kentsel dönüşüm bilgilendirme ofisleri açıldı. Bu ofisler sadece bulunduğu mahalleye değil, Küçüksu, Sultantepe, Ferah ve Mehmet Akif gibi çevre mahallelere de hizmet veriyor. Uzman ekipler, risk tespiti, başvuru süreçleri ve sözleşme koşulları hakkında bilgi veriyor. Ayrıca çevrimiçi bir platform aracılığıyla binlerce başvuru alınarak hak sahipleriyle iletişim kuruluyor; ilk birkaç ay içinde yüzlerce başvuruya yanıt verilmesi, projeye olan ilginin büyüklüğünü gösteriyor.
Mahalle Mahalle Değişim
İlk Adımlar: Aziz Mahmut Hüdayi ve Acıbadem
Programın sembolik başlangıcı, Aziz Mahmut Hüdayi Mahallesi’ndeki bir apartmanın yıkımı ve Acıbadem Mahallesi’nde yeni bir apartmanın temel atma töreni ile yapıldı. Bu küçük ölçekli örnekler, ada bazlı dönüşüm modelinin ilk uygulamaları olarak görülüyor. Belediye yönetimi, her mahallede farklı dinamikler bulunduğunu ve planlamanın buna göre yapıldığını vurguluyor.
Barbaros, Mehmet Akif, Yavuztürk ve Selami Ali
Barbaros, Mehmet Akif, Yavuztürk ve Selami Ali mahallelerinde, bağımsız birim bazında binin üzerinde hak sahibi ile sözleşmeler imzalandı. Bu bölgelerde, mevcut yapılar yıkılarak yerine depreme dayanıklı yeni konutlar ve sosyal alanlar inşa ediliyor. Üsküdar genelinde ise onlarca mahalleyi kapsayan yüzlerce parsel için başvuru yapıldı; bu başvurular, on binlerce bağımsız birimin yenilenmesini içeriyor. Bu ölçek, dönüşümün ne kadar geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.
Kirazlıtepe ve Mehmet Akif
Kirazlıtepe ve Mehmet Akif mahalleleri, Çamlıca Camii çevresiyle birlikte daha büyük bir dönüşüm projesinin parçası. Bu bölgede toplamda yedi bini aşkın konutun yenilenmesi planlanıyor. İlk etapta yüzlerce aile yeni evlerine yerleşti; sonraki etaplarda yüzlerce konut ve onlarca ticari birim daha hak sahiplerine teslim edilecek. Proje kapsamında yaklaşık iki bin bağımsız birim üretilecek ve inşa edilen binalar zemin artı üç katı geçmeyecek şekilde tasarlanıyor. Böylece mahalle ölçeği korunurken her daireye otopark ve ortak alan gibi olanaklar sunuluyor.
Tasarım İlkeleri ve Mahalle Kültürü
Belediye yönetimi, kat artışıyla yoğunluğu artırmadan maliyetleri dengelemenin peşinde. Bu yaklaşım, Üsküdar’ın tarihî dokusunu ve komşuluk ilişkilerini koruma hedefiyle örtüşüyor. Yüksek katlı yapılaşma yerine düşük katlı, ferah ve sosyal alanları olan binalar tercih ediliyor; böylece çocukların güvenle oynayabileceği alanlar ve komşular arası etkileşim teşvik ediliyor. Üsküdar’ın “Fikirtepe benzeri aşırı yoğun” bir bölgeye dönüşmemesi için planlamalar dikkatle yürütülüyor.
Afet Yönetimi ve Katılımcı Süreç
1999’dan beri yapı stoğunun ancak bir kısmının yenilenmiş olması belediyeyi yeni kurumsal adımlar atmaya sevk etti. Belediyenin afet yönetimi müdürlüğü kurma planı, deprem öncesi hazırlıkların hızlandırılması ve kriz anında koordinasyon sağlanması açısından önemli. Mahalle toplantıları ve rehberlik hizmetleriyle hak sahiplerine farklı modeller sunuluyor; ister bireysel müteahhit ile anlaşma, ister kamu kuruluşlarıyla ortak proje gibi seçenekler üzerinde duruluyor. Bu katılımcı yaklaşım, Üsküdar halkının süreç üzerinde söz sahibi olmasını sağlıyor.
Sonuç: Geleceğe Güvenle Bakmak
Üsküdar’daki kentsel dönüşüm, yalnızca eski binaların yerine yenilerini koymakla sınırlı değil; depreme karşı dayanıklı, sosyal altyapısı güçlü ve mahallenin ruhunu koruyan bir yaşam kültürü oluşturma çabasını içeriyor. Aziz Mahmut Hüdayi’den Kirazlıtepe’ye kadar uzanan geniş bir yelpazede yürütülen projeler, binlerce bağımsız birimi güvenli yapılara dönüştürecek. Bilgilendirme ofisleri ve çevrimiçi platformlar sayesinde vatandaşlar sürece kolayca dahil olurken, mali destek programı ekonomik eşitsizlikleri azaltıyor. Üsküdar’ın hedefi, köklerine bağlı kalarak geleceğe güvenle ilerlemek; kentsel dönüşüm bu hedef için önemli bir adım.